mezhep.com.tr

Hayır. Beş vakit namazı kıdığınızı söylemek kibir değildir, riyâ da olmaz. Teşvik için anlatmak, emr-i marûf olur. Vesveseye kapılmışsınız, ona itibâr etmeyin.

Vallahi demek lâzım. Yoksa, valla demek yemîn değildir. Valla billa demek de yemîn değildir. Vallahi, billahi, tallahi, sonundaki (he)nin belli edilmesi lâzımdır.

Valla demek yemin olmaz ama dili de alıştırmamalıyız. Yemin olması için Vallahi demek lazımdır. Lüzumlu lüzumsuz yere kullanmak uygun olmaz.

Farz ibâdetlerde iki niyet olmaz. Meselâ Ramazan orucuna, farz olan zekâta, farz olan hacca, ikinci bir niyet olmuyor. Ama nâfile ibâdetlerde oluyor. Bilhassa namaz konusunda, hanefi mezhebinin temel fıkıh kitâbı olan (İbni Abidin)de bu yazıyor. Hatta, Osmanlıca yazılmış, zaman zaman isminden de bahsettiğimiz, Oflu Muhammed Emin efendinin, (Necât-ül-mü’minîn) kitâbında yazıyor.

Olur, hiçbir mahzuru yoktur.

Biz elektrik paranı veriyoruz, dediklerinde diğer kullandıklarınızı da onlar ödemiş olur. Çünkü bir zarar yapılmış, o zararı tazmin ediyorlar. Onlar hediye olarak verdikten sonra onu zihninize takmayın.

Kılınmaz. Sabahın farzı kılındı, bitti.

Sünnet-i seniyyeye uygun ezân okunuyorsa, ezân okumamız sünnetdir. Hiç olmazsa o sünnet-i seniyyeyi yerine getirmiş oluruz, iyi olur.

Vakarlı insan, kibirli insan demek değildir. Vakarlı insan, başkasından kendisini üstün görmez. Ama kendisini, başkasından aşağı da görmez. Yanî ezmez de, ezilmez de. Doğru bilgilerle donatılmıştır. Bir başkası yanlış dese de, ona hiç aldırış etmez. Bilgilerinden, inanışından hiç taviz vermez. Yanî, iffetini, nâmusunu, vatanını, dînini, kendi insanlık şerefini ayaklar altına aldırtmaz. Kendisini ezdirtmez, zelil duruma düşürtmez. Bu, vakarlı kimse demekdir.