[ad_1]
İmsak vaktine kadar kılınır. Hatta imsak vaktine yakın olan zaman diliminde kılmak daha da evlâdır. Ama o vakitde kalkamayan kimse, hemen yatsı namazının arkasına kılmalıdır.
[ad_1]
İmsak vaktine kadar kılınır. Hatta imsak vaktine yakın olan zaman diliminde kılmak daha da evlâdır. Ama o vakitde kalkamayan kimse, hemen yatsı namazının arkasına kılmalıdır.
[ad_1]
[ad_1]
Kendinize lâzım olan ilmihâl bilgileri farz-ı ayndır. Kur’ân-ı kerîmi namâzda okuyacak kadar öğrenmek ve ezberlemek farz-ı ayndır. Ama ilmihâlini [gusül, abdest, namâz, alış-veriş bilgisi..] kendinize lâzım olacak kadar öğrenmek farz-ı ayndır. Öncelik o zamân ilmihâl bilgisidir. Onları öğrenir, zamânınız kalırsa Kur’ân-ı kerîm de okuyabilirsiniz.
[ad_1]
Evliyâlık yolu iki şekilde geliyor. Birisi hazret-i Ali “radıyallahü teâlâ anh” vâsıtasıyla, diğeri de hazret-i Ebu Bekr-i Sıddık “radıyallahü teâlâ anh” vâsıtasıyladır. Birisinin evliyâ olması için bu iki yoldan biri ile kemâle gelmesi gerekir. Hazret-i Ali “radıyallahü teâlâ anh” haretleri ile gelen yolda, hazret-i Hasan ve hazret-i Hüseyin ve Ehl-i beyt imâmları olarak bildirilen oniki imâm, Abdülkâdir-i Geylâni hazretleri ana trafo olmuşlardır. Nübüvvet yolu, yani hazret-i Ebu Bekr-i Sıddık “radıyallahü teâlâ anh” vâsıtasıyla geleni var. Vilâyet yolunda yükselenler inzivâya çekiliyorlar, kendilerine bildirilenleri yapıyorlar, kendilerini kurtarıyorlar. Dolayısıyla bunlardaki olağanüstü hâller herkes tarafından müşâhede edilir. İslâmiyyeti yaymak, yerleştirmek bunların vazifeleri değildir. Nübüvvet yolunda yükselenler İslâmiyyeti yaymakla vazifelidirler. Bunlar kerâmete, rüyâlara itibâr etmezler. Vilâyet yolunda gelenler kerâmet ehli, nübüvvet yolunda gelenler mârifet ehlidirler.
[ad_1]
Bütün kitâblarda ittifâk hâlinde teşrif etmediği yazıyor.
[ad_1]
[ad_1]
Hangi konuda vesvese diliyorsa, dînin bildirdiği o hüküm iyi bilinirse, ondan kurtulma olur. Eğer aşırı derecede ise, bazı şeylere karşı hassasiyet kesb edilmiş ise, çok rahatsız ediyorsa mutlaka doktora gitmeli, doktor yardımı almalıdır.
[ad_1]
Ehl-i sünnet âlimlerinin kitâblarını çok okuyacağız. Nefse ve şeytana da fırsat vermeyeceğiz.
[ad_1]
Bir kimse dînin emirlerinden herhangi birinde bir şüpheye düşmüş ise, vesvese ediyorsa, o konunun dînî hükmünü iyi bilmemekten kaynaklanıyor. İyi öğrenilirse, vesveseye düşülmez. Eğer bir kimsede aşırı derecede ise, kontrol edemiyorsa, sinirsel bir rahatsızlığın neticesinde bu vesveseye kapılmış ise, o zamân acilen bir doktora gitmesi ve doktor yardımı ile de, (Lâ havle velâ kuvvete illâ billâhil’aliyyil’azîm) okuması, istigfâra da devam etmesi lâzım gelir.