[ad_1]
İbrâhîm Hakkı Erzûrumi hazretlerinindir. Kıymetli ve mu’teber bir kitâbdır. Ama tercemeleri veya sadeleştirilenler, farklı farklıdır. Yanlışlık olanları var, onlar pek tavsiye edilmez.
[ad_1]
İbrâhîm Hakkı Erzûrumi hazretlerinindir. Kıymetli ve mu’teber bir kitâbdır. Ama tercemeleri veya sadeleştirilenler, farklı farklıdır. Yanlışlık olanları var, onlar pek tavsiye edilmez.
[ad_1]
Şâfi’î mezhebinde câizdir ama hanefî mezhebinde câiz değildir. Çünki sünnetle farz arasında (Allahümme entesselâm ……)dan başka bir şey okumak mekrûhdur, bid’atdir.
[ad_1]
(Mevâhib-i ledünniyye)de var. Bunları inkâr eden, iyi araştırılırsa vehhabi kökenlidir, itikâdı bozuk kimselerdir. Peygamber efendimize “aleyhissalâtü vesselâm” düşmanlıkları sebebi ile bu benzeri hadis-i şerifleri hemen inkâr ederler.
[ad_1]
Tabiî. (Lâ ilâhe illallahü vahdehü lâ şerîke leh lehülmülkü ve lehülhamdü yühyî ve yümîtü ve hüve hayyün lâ yemûtü biyedihil hayr ve hüve alâ külli şey’in kadîr). Hakîkat Kitâbevinin yayınladığı (İslâm Ahlâkı) kitâbının, üçüncü bölümü, hüccet-ül-islâm ilmihâli kısmında var. Çarşıya, pazara girerken de, namâzdan sonra da okuyabiliriz. Mahzuru yok.
[ad_1]
Olmaz. Salevât-ı şerîfe ayrıdır. Salevât-ı şerîfe, (Allahümme salli alâ seyyidinâ ve nebiyyinâ Muhammedin ve alâ Âli seyyidinâ ve nebiyyinâ Muhammed)dir.
[ad_1]
Hayır, olmaz. İnsanların dînini yanlış anlatan, yanlış söyleyen, dînini bozmaya çalışanları deşifre etmek gıybet olmaz. Bir de insanları, giyim, kuşam veyâ yiyecek konularında hîle yaparak aldatanları da deşifre etmek ve (falan kimse böyle söylüyor, falan kimse böyle mal satıyor, sakına ona gitmeyin, onu dinlemeyin!) demek gıybet olmaz. Bunu söylemek, diğer insanları bunun zararından korumaktır. Bu niyetle söylemelidir.
[ad_1]
(Tam İlmihâl Se’âdet-i Ebediyye)de, (Kimyâ-i se’âdet)den bizler için lâzım olan bilgiler alınmıştır. Onun için başka tarafa bakmaya gerek yok.
[ad_1]
Muteber kitaplarda biz rastlamadık. Bizim rastlamamamız veya bu kitaplarda olmayışı onun yok olduğu anlamına gelmez.
[ad_1]
Zinâ eden, içki içen, temizliğe dikkat etmeyen.., bunlar bu hâlden tövbe etmedikçe veyâhud da bu yaptıklarının [eğer îmân varsa] cezâsını çekmedikçe, demektir. Meselâ, (Gıybet eden Cennetin kokusunu duyamaz), onun cezâsını çekmedikçe demektir. Ehl-i sünnet âlimleri, bu şekilde açıklamışlar.
[ad_1]
Dinlenebilir, bir mahzuru söz konusu değildir.